30 Ekim 2009 Cuma

BU ARALAR

Evimizin yeni üyeleri: Kömür ve Portakal Beyazı
Geçen kış da Portakal ve Zeytin'imiz vardı ama değişik sebeplerden öldüler. Uzun zamandır yine istiyorlardı ama yeni ev ve okul telaşı derken pek yanaşmamıştım. Geçen gün Eminönü'ne gidince yine akıllarına geldi ve işte sonuç. Şimdilik iyiyiz.
Okuma yazmayı geçen sene öğrenen Alperen kardeşine okuma öğretiyor.


Okutmam için beni yanına çağıran Aslı için 'Anne istersen ben okutayım' diyen akıllı güzel oğlumun hevesini kırmamak ve neler olacağını görmek için 'tamam' dedim. İlk 5 dakika birşey olmadı hatta bu güzel kareleri bile çektim ama sonra benim kaprisli kızım 'yaa anne ya bu senin gibi okutmuyor, yanlış okuyor beni' diye şikayete başladı. Tabii ben devam ettim kaldıkları yerden her ne kadar beraber devam etmelerini teşvik etsem de...


Canları sıkıldığında artık kendileri aktivite seçip yapabiliyorlar, ne güzel...

365 Gün Etkinlik kitabı bizim evde popülerliğini yitirmedi, geçen seneden beri hiç sıkılmadan beğendikleri sayfaları uygulamaya çalışıyorlar malzemeler elverdiğince. Aslı parmak boyalı bir etkinlik seçmişti ama evdeki boyalarımızın kuruduklarını görünce ben bile hayalkırıklığına uğradım. İstemeyerek suluboya yapmaya mecbur oldular.



Bu güzellikler de annelerinin okulunda kendi okullarına gitmek üzere servislerini bekleyen çocuklarım. Öğretmen çocuklarının mecburi kaderi ; aynı okulda olsalar da olmasalar da hep öğretmenler odasında annelerini beklemek zorunda kalıyorlar.





19 Ekim 2009 Pazartesi

BİR GÜNLÜK KAÇAMAK

Geçen cumartesi eski okulumdaki öğretmen arkadaşların düzenlediği günübirlik Maşukiye gezisine katıldık eşimle. Çok iyi oldu bizim için geçen haftayı ağır bir sinüzit ve farenjitle geçirdim hatta etkileri hala devam ediyor. Herşeye rağmen hepsini çok özlemişim hatta şehiriçini bile bu gezi sayesinde şehiriçine indim ama hiç gezemeden tabii ki yolculuğa çıktık. Sohbet ede ede yolun nasıl bittiğini anlamadık. Önce Kartepe'ye sonra Maşukiye alabalık tesislerine gidip güzel bir ziyafet çektik. Kiremitte peynir süperdi ama alabalık için aynısını söyleyemeyeceğim, Allahtan soslu istemişim de biraz lezzet geldi balığa. Hepsi bahane ben arkadaşlarla beraber olmak ve eşimle başbaşa ne zamandır hiçbiryere gidememiş olduğum için gittim. Çok memnun kaldım hatta herkes memnun kaldı daha dönüş yolunda bir dahaki sefere nereye gidebileceğimizi düşünmeye başladık. Tek üzüldüğüm göl kenarında gezmeye zamanımızın kalmayışıydı. Çocuklar mı? Onlar tabii ki bu dünyadaki tek dayanağım canım annemin güvenli ellerine emanetti.
Allahım bize daha çok ülkemizi gezebilme imkanı ver.

11 Ekim 2009 Pazar

BU ARALAR


Bu aralar düğün telaşımız vardı. Yeğenimizi (eşimin ablasının oğlunu) evlendirdik. Aslı hanımla ilk kına gecesine gittik tabii. Kuzenleri Tuğba ve Pınar ablalarıyla.
(laf aramızda müstakbel görümceler yani) Kına gecesine gecikmeli varsak da kendimiz hemen piste atarak güzel bir streslerimizden arındık. Ama Aslı için en eğlenceli an mumlar eşliğinde kına yakılma zamanıydı, bir merakla ön saflara geçip seyretti geline kına yakılma anını , ondan önce ellerimizde mumlar türküler eşliğinde gelin etrafında dönüşlerimizi de yaptık tabii.Çok severim kına gecelerini: gayrimüslimlerin bekarlığa veda partilerine göre ne kadar kültürel ve temizdir bizim kına gecemiz, kızın evinde geçirdiği son gece , hüzünlü, buruk ama bir yandan da mutlu kız evi.
Herşeye rağmen çok eğlendik, bol bol halay çektik.
Allah hayırlı etsin, mutlu ve huzurlu etsin.
Bütün aile oradaydık tabii. Özenle hazırlandık ve planda olmayan bazı işlere rağmen gelin almaya düğün konvoyuna bile yetiştik.


Düğün için özenle hazırlanan kızım yolda midesi bulanıp hastalanınca halasına bırakmak zorunda kaldık. O kadar hevesli ve meraklı kızım maalesef gelinliğiyle gelini göremedi, sürekli soruyordu 'ne zaman gelinlik giyecek?', 'nikahta gelinlik giiylir mi?' diye ama kısmet olmadı. Aslı kızımızı araba tutuyor galiba iner binmez kafasını bir yere yaslamak ihtiyacı hissediyor ya da yatıyor. Yol biraz uzayınca da 'midem bulanıyor, kusacağım' diye başlıyor ağlamaya maalesef. Kısmete taşındığımız yeni ev şehir dışı gibi olunca gideceğimiz her yer uzak arabayla da olsa Aslı için.


Yeni evimizde çok mutluyuz Allah'a şükür.
Bu resim ikinci köpük banyolarından. İlkinde maalesef tıpayı açınca alttan su olduğu gibi banyonun taşlarına dolmuştu. 1 hafta da tesisatçıyı bekledik yapılması için. Keyfimiz eziyete dönmüştü. Yapılır yapılmaz yine istediler, ben de kırmadım tabii.

Okullarında çok mutlular, alıştılar.25-30 kişi arasında değişiyor mevcutlar. Arkadaş ortamı iyi, öğretmen ve sınıf imkanları üst düzeyde: her sınıfta projeksiyon, fotokopi makinası ve laptop var. Ama 2 km ilerde benim okulum km ile yazınca uzak gibi geldi ama aynı caddenin başında benim okul 10 dk. yürüyünce bizim ev sonra 15 dk. daha yürüyünce çocukların okulu. Tamamen farklı oluyor. Sanki Nişantaşı'ndan Anadolu'nun köyüne gelmiş gibi. 40-45 kişilik sınıflar. Her katta sadece 1 TV , okulun 1 fotokopi makinası var. Gelir seviyeleri düşük ailelerin çocukları olan öğrenciler maalesef aile terbiyesi de almayınca okulda çok arsızlar. İşte benim okulum da böyle. İdareciler iyi, öğretmen arkadaşlar iyi ama maalesef sınıfım için aynı şeyleri söyleyemeyeceğim. Tabii genelleme yapmamalı ama o 7-8 kişi yüzünden bütün hevesim kaçıyor.
Herşeyin hayırlısını ver yarabbim, bize doğru yolu göster.



1 Ekim 2009 Perşembe

YAZ TATİLİNDEN SEÇMELER


Aslı ve Alperen'in bütün yaz çok severek oynadığı arkadaş grubu.
Çok rahatlıkla izin alıp dışarıda bütün gün oynadılar. Yemek saati sadece eve geliyorlardı. Bazen bizim bahçede bazen de diğer çocukların bahçesinde oynadılar.
Bu program tabii Ramazan programı yoksa öğleden sonra hep denizde olduğumuz için pek gidemediler arkadaşlarına herkes denizdeydi ama oruç sebebiyle kimse denize inmeyince bahçelere geçti çocuklar. Olsun hepsinin de tadı zevki ayrı oldu onlar için. Bu görüntüler Aslı hanımın bu sene Ramazan'a denk gelen doğumgünü arkadaş partisinden...
Halamın Sarıyer'deki yazlık evinden manzaralar.

Ramazan'dan 1 hafta önce aile içi kutlanan Aslı'nın doğumgünü görüntüleri.
Gerçek doğumgününü kendi gününde 23 Ağustos'da arkadaşlarıyla kutladı.


Yeni okulunun ilk günü...
1.sınıfa başlayan Aslı...
Çok mutlu, çok heyecanlı.
Okulunu , öğretmenini ve arkadaşlarını çok sevdi maşallah.



Yeni odasında Aslı..


Yeni odasında Alperen...


Okulun ilk günü iki kardeş okula hazır artık.
Onların nezdinde Allah bütün öğrenciler zihin açıklığı ve çalışma isteği versin.