27 Ocak 2009 Salı

BİZ DE KARNE ALDIK

Aslı geçen seneki karnelerini saymazsak ilk resmi karnesini aldı.
Genel olarak memnunuz hepsi çok iyi , adresini söyleyebilme maddesi iyi.
Aslı karne almadan 3 gün önce morali bozuk söylemişti 'adresimizi eksik söyledim.' diye ama hemen karneye yansıyacağı hiç aklıma gelmemişti yani çünkü ben 3. sınıf okutuyorum tamam normal olmamakla beraber 3-4 öğrenci hala adresini tam olarak bilmiyor ki benim kızım çoğunu biliyor da sokağımızın ismi(baysungur sk.) biraz zor olduğundan söyleyemiyor, aklında kalmıyor. Öğretmeni de hemen eksik değerlendirmiş tabii karnesini ona okuyunca ağladı o madde için. Ben de fazla üzerinde durmadım, ona özel açıklamalarda bulundum .

Alperen'in karnesi kendisine yakıştığı gibi hepsi pekiyi , çok mutluyuz ve gururluyuz.

Tatil başladı bizim de tatil gezilerimiz tam gaz başladı ve devam ediyor maalesef fotograf makinesini pazar günü gittiğimiz yazlıkta unutunca bu konularla ilgili resim de pek ekleyemeyeceğim ve gittiğimiz yerlerde de cep telefonuyla resim çekiyoruz ama maalesef kalite istediğim gibi değil artık sonra ekler , anlatırım detayları ama inanın her günümüz dolu dolu ve ayrı zevklerle geçiyor.

Allah herkesin günlerini böyle dolu ve mutlu geçirsin inşallah.




22 Ocak 2009 Perşembe

BU HAFTANIN ÖZETİ



Pazar günü Eyüp'teydik.


Ziyaretimiz yapıp, namazımızı kıldık, klasik resmimizi de çektirdik.


Annem Piyer Loti'ye çıkmak istedi hem kendi hem de bizim için.


Kendi manzarayı seyretmek için, bizi de teleferiğe bindirmek için çıktık.


Çıktık ama hava çok sertti, bu sebeple fazla duramadık.


Manzarası nefisti.


Oradan babaanneme geçtik.


Annem bize söz verdiği gibi en büyük boy resim defteri aldı.

Artık her akşam daha zevkli resim yapıyorum.

Büyük sayfa ne güzel bir sürü resim yapabiliyorum.

Haftaiçi annemin öğretmen arkadaşlarıyla beraber yine aynı okulda öğretmen olan Arife öğretmenin 42 günlük bebebğini ziyarete gittik. Gördüğünüz gibi çok tatlıydı.
Yavru Kuş Burak, Ecem, Alperen ve ben güzelce oynadık.
Okul çıkışı elle döndürülen salıncak gelmişti kapıya.
Annem de kırmadı Ecem 'le beni bindirdi.
Her zaman ve her yerde olan bir alet olmadığı için görünce hemen bindiyor annem.

Bugün okulumuzun çayı vardı.

Mustafa Sarıgül gelecek ve bize yeni okulumuzla ilgili bilgiler verecekti ama gelemedi. Bizde kendi kendimize eğlendik arkadaşlarımızla.

Öğretmenimizle de resim çektirmeyi unutmadık tabii.


18 Ocak 2009 Pazar

ALPEREN'İN DOĞUMGÜNÜ KUTLAMASI

16 Ocak bu sene cumaya geldiği için biz de Alperen'in doğumgününü ertesi gün yani cumartesi günü kutladık. E-posta davetiyelerimizi gönderdik ve telefonlarımızı ettik , geniş çaplı katılımla (gelenlerden Allah razı olsun) kutlamamız başladı. Tabii biz de hazırlıklarımızı yaptık dört koldan; anneannem ve annem sofra ikramlarından biz de salon süslemesinden sorumluyduk. Balonlarla, süslerle ve renkli ışıklarla salonu güzelleştirdik. Misafirlerimiz çok beklemeden sırayla geldiler, hediyelerini takdim ettiler ve o kadar naziktiler ki iki kardeşi ayırmayıp hem Alperen'e hem de Aslı'ya hediye almışlar ayrıca hepsine teşekkür ediyoruz.
Alperen için özel Yasin okuduktan sonra sofraya geçtik.
Soframızı detaylı anlatmayalım ama
yemek , meze ve salata ağırlıklıydı, çayı daha sonra pastayla ikram ettik.
Soframızı şenlendiren bütün akrabalarımızın da sofraları böyle bereketli olsun inşallah.

Pastamızı bu sene çocukların yoğun isteği üzerine 2 katlı yaptım ve süsledim.
Sonra da adet olduğu üzere tek tek pasta eşliğinde
doğumgünü çocuğuyla resimlerimizi çektirdik.
Annem, babannem, Aysel ve İkbal halam(ablalarım gibiler), komşu annemiz Mari teyze , Asiye abla ve kızları, hem arkadaşım hem babamın kuzeni Funda ve annesi Feriha yenge, halamın eltisi Nurhayat yenge,Sevim teyzem, kayınvaldem, görümcem ve eltim hep beraber güzel vakit geçirdik. (Mecburen gelemeyen 2 halamızı ve kızlarını gözlerimiz aradı ama...)


Alperen bu sene kendisine ne hediye istediğini soran herkese oyuncak istediğini özellikle belirtince hediyelerimiz oyuncak ağırlıklıydı. Kıyafet olarak gelen hediyeler onu çok sevindirmediği için paketlerde hep oyuncak aradı ve en çok sevdikleriyle ilgili ben gerekli uyarıları verince soranlara paketleri açınca yüzü güldü. Ne zamandır istediği bilardo, kendi isteyerek seçtiği tombala, televizyonda görüp beğendiği zıp zıp top ve günün süprizi babannesinin aldığı uzaktan kumandalı robot Alperen'i çok mutlu etti. Hangisiyle oynayacağını şaşırdı, sırayla hevesini aldı tabii biz de eşlik ettik.

Allah hiçbir çocuğu ağlatmasın , hiçbir çocuğa acı çektirmesin inşallah.





16 Ocak 2009 Cuma

CANIM OĞLUMUN DOĞUMGÜNÜ

Alperen'in bugün doğumgünü...
Tam doğduğu gün kutlamayı özellikle çok severim
zaten kendi de okulda kutlamak istedi ve
öğretmeninden izin alarak beslenme dersinde bu küçük kutlamayı gerçekleştirdik.
Canım oğlum, tatlı oğlum,
7 yıl önce hayatımıza doktorunun söylediği günden tam 12 gün sonra geldin hatta gelmek istemedin , biz seni zorla aldık o çok rahat olduğun yerden.
Ama iyi ki gelmişsin, o kadar mutluyduk ki geçmeyen gazların, gece uykusuzluklarım hiç umrumda değildi. Çocukluğun tek geçmesin diye daha 19 aylıkken kardeşin oldu. Arada kıskandın tabii daha sen de çok küçüktün ama yine de çoğu emsallerine göre o dönemi çok güzel atlattın. Çok uysal, uyumlu, kuralcı bir bebektin. Hergün aynı saatte yer, aynı saatte uyur ve aynı saatlerde seni gezmeye dışarı çıkarırdım.
Şimdi okulda aynı kurallara uyman devam ediyor ama bazı konularda. Öğretmeninin dediklerinden hiç çıkmaman beni çok mutlu ediyor. Ama okumayı pek sevmemen ve tenefüslerde sürekli koşturman beni biraz üzüyor. Evde senin için fazladan aldığım matematik kitabını ben demeden açıp çözmen ise mutlu ediyor. Gece sütünü içmeden ve duanı okumadan yatmayışın da çok güzel. Ama hala yemek seçmen ve çoğunlukla yemeği kendin yememen en üzüldüğüm durumun. İlk geçen yıl haziran ayında sana bakış açım değişti anaokulu yıl sonu gösterisinde; o zamana kadar benim küçük oğlumdun, sessiz ve girişken olmadığını düşünüyordum.
O gösterideki danslarınla değişti fikrim, bu sene de tenefüslerdeki halin bana artık tamamen senin biraz afacan olma yolunda olduğunu gösterdi.
Benim canım oğlum, sana daha anlatmak istediğim çok şey var söyleyemediğim.
Allah seni bana verdiği için çok mutluyum,
seninle gurur duyuyorum, seni çok seviyorum.
Hatta ilk defa bu gece benden uzakta
evinden başka yerde
anneannende kalıyorsun(uz), ev çok sessiz siz olmadan.
Yarınki doğumgünü kutlaman için hazırlık yapacakmışsınız orada.
Herşey inşallah gönlünce olur hayatın boyunca canım oğlum...

12 Ocak 2009 Pazartesi

HAFTASONUMUZ-8 VE AŞURE

Cumartesi günü
teyzemin oğlu Tuncay, eşi Buket'in doğumgünlerini kutlamaya gittik teyzemlere.
Her ikisi de aynı gün doğmuşlar kısmete. Bir hafta arayla teyzemin büyük torunu Oğuzhan'ın da doğumgünü olunca hepsini birden kutladık.
Oğuzhan,Aslı,Alperen ve Atakan
Pastayı bir büyüklerin önüne bir çocukların önüne koyup,
hepsine mumları ayrı ayrı üflettik.
Aman çocuklar ne hevesli oluyorlar şu üfleme işine.
Ben sadece maytap koyup kurtuluyorum zaten pek de istemiyorum.
Ama işte böyle başka yerlerde mecburen ortama göre şenleniyorlar.

Biz Şişli'de teyzemler Bulgurlu'da oturunca otobüslerde böyle görüntüler yakaladım.


Teyzemlerden sonra önce biraz kayınvaldemlere uğrayıp(Fatih) ,
oradan kaynımlara (Bayrampaşa) geçtik.
Yengelerinin plates topuyla bayağı güzel oynayıp ,eğlendiler.
Pazar günü önce biraz annemlere uğradık hazır buradaki evlerine gelmişken, oradan Etüp-Rami'deki Modesa'ya gittik. Geçen hafta İkitelii'deki Masko'ya gitmiştik.
Birkaç yerde beğenmiştik ama bizim limiti biraz aşıyordu.
Bugün Modesa'da aynı kalitedeki takımları daha uyguna bulup daha mutlu olduk.
Şu an almıyoruz, sadece keşif seferleri.
İnşallah o da olacak, dualarınızı bekliyoruz.



Veee işte çok sevdiğim aşure.


Aslında bu sene ilk defa kendim tek başıma yaptım.

Hep kayınvaldem,annem, halam ve babaannem sırayla yapar , ben de doyardım ama bu sene annem ve babaannem maalesef (şimdilik) uzaktalar yani yeni evlerindeler ve daha aşure yapmadılar, kayınvaldem de rahatsız olduğu için yapmadı.

Gerçi sağolsun bazı velilerim yapıp gönderdiler ama insan kendi lezzetini kendi damak tadını arıyor , malum herkesinki farklı.

İşte bu sebeplerden bugün bu zahmetli işe soyundum.

İlk eşim tadına baktı ve beğendi.

Artık tamamdır, inşallah seneye de bu sene olduğu gibi kimseyi beklememe gerek kalmayacak.

İşte bu da size ikramım

İsteyen buyursun gelsin , afiyetle yesin

9 Ocak 2009 Cuma

KAHVALTI


Perşembe sabahı annemin öğretmen arkadaşlarından bazıları kahvaltıya davetliydi.
Aslında özel bir sebebi vardı ama biz sadece eğlenmemize baktık.
İlk gelen Tonguç Beyler oldu, önce onunla biraz oynadık.
Daha sonra Yavru kuş Burak bey geldi rüzgar gibi esti coştu evimizde.
Bize de hafta içi bir değişiklik , bir hareket oldu.


Biz erkekler ayrı resim çektirmek istedik bir de...



Öyle güzel oynadılar ki beraber rahat bir kahvaltı ettik arkadaşlarla.
Ben dahil 6 kişiydik , Ayça arkadaşımızın sonra açıklayacağı özel durumuna binaen toplandık ama aynı okulda olmamıza rağmen özlemişiz , çok iyi geldi.
Okul dışı konulardan konuşup, dertleşmek, fikir alış-veriş yapmak tabii çocuklardan arttırabildiğimiz kaçamak vakitlerde güzeldi.
Yine de gelen Ayça, Yasemin,Hivza, Reyhan ve Fatma arkadaşlarımın ayaklarına sağlık.


5 Ocak 2009 Pazartesi

HAFTASONUMUZ-7

Önce Filistin'deki kardeşlerimizin acılarını paylaşıyor ve tez zamanda bir ateşkes olur diye bekliyoruz, İsrail'i ve ona destek olup işgali onaylayanları lanetliyoruz. Ama Allah'tan ümidimizi kesmiyoruz çünkü içinde bulunduğumuz mübarek Muharrem ayı hep sıkıntılı geçmiş ve sıkıntıyı yaşayanlara 10 muharrem kurtarıcı ve ferahlatıcı olarak gelmiştir. Yine aynısı olur diye ummaktan başka elimden bir şey gelmez.(tabii dualarımız saymazsak)

Cumartesi hem akrabamız hem de arkadaşımız Gözde'nin doğumgünüydü.
Annesi bol çeşitli bir masa hazırlamıştı , biz oynadık ama çok eğlenemedik nedense Gözde bizimle pek ilgilenmedi çok gergindi, erken ayrıldık.



Evde babam bizi bekliyordu, bütün akşam ve gece hep beraber eğlendik, boya yapmak en büyük zevkim her ortamda boya ve resim yapmayı seviyorum.


Zeytin'i Portakal öldüğünden beri hiç yalnız bırakmamaya çalışıyorum.


'Oğlan bizim , kız bizim.
Hey hey hey'
Bu aralar bu türküyle bol bol halay çekiyorlar, çekiyoruz.

Çoğu akşamın finali babayla güreş ya da yastık savaşı.

Allah kimsenin huzurunu ve sağlığını eksiltmesin.



2 Ocak 2009 Cuma

ŞUNDAN BUNDAN

Yılın son gününü bizim okulda geçirebileceğine dair Aslı'ya söz vermiştim.Nasıl sevindi anlatamam. Sürekli başımın etini yiyordu bizim okula gelmek için , hiç istemiyordu kendi okuluna gitmeyi. Aslında aynı okuldayız da malum yeni binamız bitmediğinden başka okullarda misafiriz bu dönem, o yüzden Aslı ile okullarımız aynı olsa da binalarımız farklı olduğu için çok zorluk çektim Aslı açısından.


Öğrencilerimin hepsini çok seviyor , sırayla hepsinin yanına oturmaya çalışıyor,

tabii favorileri de var ama aramızda...

Müzik dersinde flüt çalmayı ve zil çalınca tenefüse çıkmayı çok seviyor.



Yılın son günü bir öğretmen arkadaşımın Alperen'e hediye ettiği saat.

O kadar sevindi ki hemen pil taktı ve hiç yanından ayırmadığı gibi resmini de çekmiş.

Zaten şimdi ki resimler onun eliyle çekilmiş, ona ait resimler.

Çocuk menüsünün vazgeçilmez oyuncaklarından o gün seçtiği pengueni resimlemiş kendi özel arşivi için...

Yine Alperen'in gözüyle kendi odaları...


Güzel oğlum ve kızmla akşam etkinliklerinden biri...



Onlar güzelce kesti mecburen ben biraz şekil vermek zorunda kaldım...



Ve işte güzel kar taneleri...
Her bir şekilin farklı olması (orjinali gibi )çok hoşlarına gitti.
Ayrıca üstten sallanan ilk dişini de ben çektim , şimdi çok tatlı oldu.

Kapanış...

Güzel kızımın babasının kucağında keyifle TV seyretmesi.





Bugün Aslı'yı okula göndermedim gece kustuğu için ama sabah kalktı birşey yok. Tabii hemen nane , kızarmış ekmek falan ama yine göndermeye cesaret edemedim.Benim de komşu annem olan üst katımda oturan Mari teyzeye bırakıp okula gittim. Gözüm hiç arkada değildi çünkü ben de onunla büyümüşüm.Bu apartmana taşındığımızda 1 yaşındaymışım ve o yine vardı. Malum babaannem ve annemler taşındıkları için tek kaldım buralarda kolum kanadım kırık. Çocukları 1 saat bırakıp da bir işimi görecek hiç kimsem kalmadı komşu annemizden başka..Allah ondan razı olsun ve tabii çocuklarımızı yetiştirmemizde yardımcı olup da biraz da olsa nefes alamamızı ,bir 'ooh' çekmemizi sağlayan herkesten Allah razı olsun.

Tabii burada en çok alkış ve dua annelerimize...