6 Mart 2009 Cuma

GEÇEN HAFTA

Aysel halamın ünlü Hünkarbeğendi'sini yapmak için geçen hafta cumartesi Mimaroba'ya babannemlere gittik beraber. Dedemler bizi görünce çok mutlu oldular her zamnki gibi. Onları öyle gördükçe her gün gidesim geliyor ama malum iş-güç.
Halamla dönerken Eskişehir'de yaşayan kuzenimin İstanbul'a annesine(büyük halama) geldiğini öğrenince rotayı halama çevirdik hemen çünkü 6 aydır görüşmüyorduk. Tabii netten ve telefonla görüşüyorduk ama canlı gibi olmuyor hele bir de büyümekte olan yeğenimiz varken hiç olmuyor. Damla hanımı görünce çok büyümüş bulduk, dişleri çıkmış ,yürüyor ,gülüyor, çok tatlı olmuş maşallah. Tabii bizim afacanlar çok sevdiler ve güzelce oynadılar Damla'yla.

Aynı cumartesi akşamı öğretmen arkadaşım Berraklara gittik.
Çocuklarımız çok güzel anlaşıp oynadılar, bizi hiç üzmediler.
Sağolsun arkadaşım bizi çok güzel ağırladı, bir daha teşekkür ederim.


Aslı hanım okulumuzun yeni düzenine göre öğlenci 12:00-16:30 arası okulda olması gerekiyor. Bizimse(Alperen ve ben) 08:30-16:10 arası okulda olmamız gerekiyor. Mecburen annem gene kurtarıcım oldu (Allah ondan razı olsun)Sabah babamları yolcu edip bana geliyor ve biz hemen çıkıyoruz sonra Aslı'yı alıp getiriyor önce sınıfa çünkü hanımefendi beni görmeden dah doğrusu öğrencilerimi görmeden kendi sınıfına inmiyor. O gün seçtiği 2 öğrencim eşliğinde kendi sınıfına geçiyor. Bu da size öğretmen çocuğu kaprisi örneği olsun. Allah daha beterinden korusun.

Bu haftanın en güzel olaylarından biri de Troya gösterisine gitmemdi. Eşimden çocuklara bakmasını rice ederek annemlerle ve öğretmen arkadaşlarımla gittiğim gösteriden çok memnun kaldım. Ama eşimin çocuklara baktığını ve nasıl olur da böyle bir gösteriyi kaçırdığına şaşırıyorsanız, yanılıyorsunuz. Çünkü büyük görümcemin küçük kızı Tuğba'yı benden habersiz çağırıp çocuklara bakmasını rica etmiş ve kendisi de her çarşamba gittiği halı saha maçına kaçmış. İşte varın gerisini siz düşünün. Tuğba'ya da ayrıca teşekkür ederim tabii.
Genelde hafta koşturmaca içinde geçiyor. Artık üç öğretmen arkadaşla aldığımız yeni bir kararı uygulamaya koyduk ve öğlen arası yandaki jimnastik salonunda egzersiz yapıyoruz. İnşallah faydasını göreceğiz. Bugün de sınıf gezimiz vardı Deniz Müzesi'ne, çok güzel geçti sonra da velilerimle kısa bir program.
Allahıma çok şükür herşey gönlüme göre oluyor.

4 yorum:

YAVRU KUŞUN ANNESİ ANNEKUŞ(*YASEMİN*) dedi ki...

Küçükkn hep dedesi olan çocuklara imrenirdim, şimdide pek bişey değişmemiş hala imreniyorum.
Ben dedemin birini hiç görmedim, diğeri de biz çok küçükken göç etti gitti.

Öğretmen kızı,öğretmen kızı olduğundan birçok fedakarlık ta bulunuyor bence o kadarcık ta kaprisi oluversin canım hakkıdır.

Ayrca o üç öğretmen arkadaşa da Allah akıl fikir versin:) Az yoruluyorlar galiba:)

Onları idareye havale ediyorum:)))

gül dedi ki...

Allah'a şüküe dede yönünden hep bolluk içindeydim; hatırlayabileceğim kadar büyük yaşlara kadar 10-12 hem annemin hem babamın dedelerini gördüm, hatırlıyorum. Hala kendi iki dedem de yaşıyor çok şükür. Çocuklarım da bolluk içindeler o yüzden tam 4 dedeleri var.
O 3 öğretmen arkadaşlar da gayretlerinin karşılığını alacaklar inşallah

mandalina dedi ki...

Allah güç kuvvet versin.
Maşallah. Ne kadar koşuştrmalı bir süreciniz var?:)
Okulda yaptığınız etkinlikler de harika. Sizin kadar ilgilisi sanırım çok yok.
Allah sayılarını artırsın böyle öğretmenlerimizin..

Adsız dedi ki...

ben Özlem yaptığınız şey ne acaba?