İp atlamayı önce ben istemiştim zaten. İlk denemelerim biraz güzel olmasa da en sonunda becerdim ip atlamayı , çok zevkliymiş ve de çok yorucu. Sonra da hiç bırakmadım elimden ipi , hep atladım ne güzel...
Klasik bir pazar günü sabah erkenden kalkıp gittik yazlık eve, kahvaltımızı da orada yaptık. Hava bayağı sıcaktı çıktık hemen bahçeye tabii. Herkes bir işe annemle teyzem nane biçip ayıkladılar, eşim erikleri topladı, ben de çileklerin dibini otlardan temizledim ve solan gülleri kestim; çocuklar da bahçenin her yerinde. Bir nanede , bir erik ağacında, bir ceviz kırarlar, bir çilek toplarlar, bir ot yolarlar, ip atlarlar...en son babalarıyla arabayı yıkadılar.
Ama en çok ip atlama bölümüne güldüm. Unutmuşum biz nasıl öğrendik , sanki doğuştan biliyoruz, ip atlamayı bilmeyeni görünce çok tuhafıma gidiyor. İlk sınıfımda ip atlatmıştım ve 2.sınıf öğrencisinin ip atlayamamasına özellikle erkeklerin çok şaşırmıştım. Gerçekten de el, kol ve bacak ayarlaması ile zıplamanın zamanlaması çok önemli ama ben hep çok kolay gözüyle bakmışım ta ki sınıfımı görene kadar. Ama bu pazar Alperen'i görünce mutlu oldum.Bu spor konusu bize yaradı, Bu sayede ip atlamayı öğrendi. İpi ilk eline aldı 1-2 beceremedi ama üçüncüye yaptı güzel oğlum maşallah yaptıkça sevindi, sevindikçe yaptı.
Allahım hiç bir çocuğun sevincini kursağında bırakma.
1 yorum:
aminn aminnnnnnnnnnnnnn..
ne güzel bir gün geçirmiş çocuklar ve sizz..
o gülen yüzleri hiç solmasın inş...
sevgiylee...
Yorum Gönder